Siyonizm’i eleştirmek antisemitizm
Terör devleti İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği soykırımın en büyük destekçisi ve finansörü ABD’nin temsilciler meclisinde Siyonizm karşıtlığını, antisemitizm’le eş tutan skandal bir karar alındı. Ezici çoğunlukla alınan karar, ABD’de İsrail’in katliamlarına karşı ses yükseltmeyi iyice zorlaştırmayı hedeflerken, Filistin’in özgürlüğünü savunan sloganlar da kınandı. ABD siyasetinin Yahudi lobileri tarafından nasıl esir alındığı bir kez daha kanıtlanırken, ülkede Filistinlilerin haklarını savunan kişilere haftalardır devam eden cadı avının daha da ağırlaşabileceği belirtiliyor.
Cumhuriyetçilerin kontrolündeki Temsilciler Meclisi’nde gerçekleştirilen ve Siyonizm karşıtlığını antisemitizm sayan oylama, 311’e karşı 14 oyla ezici bir şekilde kabul edildi. 92 Demokrat üye ise çekimser kalmayı tercih etti. Şu anlık sembolik olan kararda, Filistinlilerin eşit haklarına vurgu yapan “Nehirden Denize” sloganı da bağlamından koparılarak “İsrail Devleti’nin ortadan kaldırılması için bir çağrı” olarak belirtildi ve kınandı. Böylece ABD siyasetinin tek taraflı tutumu bir kez daha kanıtlanmış oldu.
Kararın Filistinlileri suçlu ilan ettiğini söyleyen insan hakları savunucuları ise Temsilciler Meclisi’ne tepki gösterdi. ABD Filistin Toplumu Ağı (USPCN), bu tip adımların İsrail politikalarına yönelik eleştirileri “nefret söylemi” çatısı altına aldığını ve Filistinlilerin haklarını savunmayı “bağnazlıkla” eş tuttuğunu söyledi. Grup adına açıklama yapan Husam Marajda, “Bu çok tehlikeli. Gerçekten çok kötü bir emsal teşkil ediyor. Bu karar, bizim özgürlük mücadelemizi, adalet, barış ve eşitlik çağrımızı kriminalize etmeyi amaçlıyor” şeklimde konuştu.
25 Ekim tarihinde ABD Temsilciler Meclisi Başkanlığı’na seçilen Mike Johnson’ın ilk günündeki ilk icraatı, terör devleti İsrail’e desteğin beyan edildiği karar tasarısını oylamaya sunmak olmuştu. 10 üyenin “Hayır” oyuna karşı, 412 üyenin “Evet” oyuyla kabul edilen tasarıyı Johnson, “Can dostumuz İsrail’e destek beyanımız” olarak yorumlamıştı. Tasarıya hayır oyu veren Demokrat Partili üyeler Ilhan Omar ve Rashida Tlaib ise sık sık tacizlere maruz kalıyorlar. Temsilciler Meclisi’nin Filistin asıllı tek üyesi Tlaib, terör devletinin yıkım politikasını eleştirdiği için “İsrail devletinin yok edilmesi çağrısı yapmak” ile itham ediliyor.
ABD’deki en güçlü İsrail lobisi sayılan AIPAC, Filistin’e destek veren birkaç üyeye bile tahammül edemiyor. Temsilciler Meclisi’ndeki cılız desteği de bitirmek için kolları sıvayan AIPAC’ın, Tlaib ve Omar gibi üyeleri 2024’teki seçimlerde yeniden seçtirmemek için lobi yapmakta kullanılmak üzere 100 milyon dolara yakın bir bütçe ayırdığı iddia edilmişti.
ABD Kongresi’nin güney sınırlarının güvenliğini sağlamak yerine Siyonizmi desteklemekle meşgul olduğunu ima eden bir gönderi yayınlayan Cumhuriyetçi vekil Thomas Massie, ABD’de Senato Çoğunluk Lideri Chuck Schumer tarafından “antisemitizm”le itham edildi. Schumer, Massie’nin “tehlikeli ve iğrenç” gönderisini kaldırması yönünde çağrı yaptı.
Uluslararası Af Örgütü, İsrail’in Gazze’de belgelenen iki hava saldırısında ABD yapımı mühimmat kullanarak 43 Filistinliyi öldürdüğünü duyurdu. Af Örügütü yaptığı açıklamada, soruşturma sonucunda “ABD yapımı Müşterek Doğrudan Saldırı Mühimmatlarının (JDAM) İsrail ordusu tarafından iki ölümcül ve hukuka aykırı hava saldırısında kullanıldığının ortaya çıktığı” belirterek, bunların savaş suçu olarak sayılması gerek ifadeleri kullanıldı.
İsrail’in Avrupa’daki en büyük destekçisi Almanya akıl almaz kararlar almaya devam ediyor. Son olarak Almanya’nın Saksonya-Anhalt eyaletinde, vatandaşlığa başvuranların “İsrail’in var olma hakkını” desteklediğini yazılı olarak beyan etmesi gerekliliği getirildi. Sosyal medyada eleştiri konusu olan karar için, “Demek Alman devletini tanımayan ama İsrail devletini tanıyan biri, Almanya vatandaşı olabilecek” sözleriyle yaşanan faşizm eleştirildi.
ABD’de İsrail’in devam eden Gazze saldırılarına tepkiler artarken Beyaz Saray’da görev yapan stajyerler de ortak bir mektupla Biden yönetimine Gazze’de kalıcı ateşkes için çağrıda bulundu. NBC’nin haberine göre, Beyaz Saray’da görev yapan çok sayıda kişi, ABD Başkanı Joe Biden ile Başkan Yardımcısı Kamala Harris’e bir mektup gönderdi. Mektupta, “2023 Güz Dönemi Stajyerleri olarak Filistin halkına yönelik devam eden soykırıma karşı artık daha fazla sessiz kalmayacağız” ifadesi kullanıldı. Mektupta ABD halkının vergilerinin sorgusuzca İsrail’e aktarılmasını eleştiren görevliler, ABD’nin çıkarlarının kamuoyu önünde daha şeffaf şekilde tartışılması gerektiğine vurgu yaptı.